31 Temmuz 2017 Pazartesi

Gezi Notları Burgaz

Lyon Gezisi

Varna Gezisi


   Burgaz 26-29 Temmuz - Haziran ayında araba ile yurt dışına çıkıp Dedeağaç yapınca bu iş arabayla daha kolay diye düşünüp bu defa da hazır yaz tatili yapamıyoruz 3 gün Burgaz'a gidelim orada yüzeriz diye düşünüp yollara düştük. Burgaz için Dereköy (Aziziye) gümrük kapısından çıkış yapılıyor.Kırklareli yolu daha düzgün ve daha sakin olduğu için gümrük kapısına varmak İpsala'ya gitmekten görece daha rahat ve daha kısa sürede ulaşım mümkün.Burada tek bir tavsiyem olacak,biz hata yaptık siz yapmayın.Eğer Kırklareli'nden sonra bir yerden su alırız falan derseniz bir anda kendinizi sınırda bulup şok oluyorsunuz.Arada doğru düzgün marketi olan tek bir petrol istasyonu dahi yok.O yüzden ne alacaksanız Kırklareli'ne girip almanız en mantıklısı.

     Dereköy sınır kapısı böyle yüksekte bir tepede küçük bir gümrük kapısı.Daha sakin olduğu için geçiş de daha hızlı oluyor.Girişte bizim taraftan çıkıp Bulgar tarafına geldiğinizde sizden araç için dezenfekte parası ve Vinetka parası alıyorlar. Vinetka bir nevi taşıt pulu gibi bir şey. 15 Leva veya 8€ karşılığı bir haftalık alıyorsunuz.Araç dezenfeksiyonu için de 3€ kadar bir ücret alınıyor. Bir de unutmadan bugüne kadar her yurt dışına gidişte yaptırdığım seyahat sigortası ilk defa burada soruldu.O yüzden ihmal etmemek lazım yoksa orada bir de bununla uğraşmanız gerekecek.


















     Sınırdan geçtikten sonra yol 80 km sonra Burgaz'a varıyorsunuz.Yol boyunca ormanlık ıssız dar bir yoldan gittiğiniz için çok da hızlı gidebileceğinizi hayal etmeyin.Zaten hız sınırlarına uymak da lazım. Otellerin olduğu bölge Sunny Beach için bir 35 km daha yol gitmeniz gerekiyor.
      Sunny Beach bir çok otel,gece kulübü ve hatta casino olan özellikle geceleri ışıl ışıl görünen bir bölge.Ancak oteller konusunda iyi araştırma yapıp gelmek lazım.Ucuz ama her şey dahil diye düşündüğünüz bir otelin her şey dahil sistemine kattığı hiç bilmediğiniz anlamlar ve turist kalitesi (genelde Romanya'dan geliyorlar) tatilinizi biraz sıkıntılı hale getirebiliyor.Artı bu bölgede hava her zaman deniz tatiline garanti vermiyor.Biz de bunu çok acı şekilde yaşadık. Geldiğimiz gün çok sıcak olan hava akşam üstü karasal iklim tarzı serinledi ve ertesi gün bildiğiniz yağmur öncesi buz gibi bir sabaha uyandık.Dolayısıyla deniz tatili olayımız maalesef yattı.Deniz demişken onu da anlatmak istiyorum.Bulgaristan'da sahiller çok güzel.Kumsal olarak muhteşem.Ancak deniz bol martılı olunca benim gibi belki rahatsız olabilirsiniz.Zira martılar sahildeki insanlardan hiç rahatsız olmuyor onlarla beraber gün geçiyorsunuz desem yeridir.Ama kumsal ince kum hava güzel olsa keyifli olur diye düşünüyorum.

     Ertesi gün hava kapalı olup denize girme işi yatınca,Burgaz'daki Unesco kültür mirasında yer alan  tarihi yarımada Nessebar'a gittik.Ulaştığımızda hava simsiyah olmuştu bile.Ama hızlıca biraz dolaştıktan sonra çok da ilerleyemeden bastıran yağmurla beraber etraftaki binlerce turist ile beraber bir yerlere sığınmak zorunda kaldık.Meğer bu yağmur buradan İstanbul'a bir çok araca zarar veren dolu olarak ulaşan yağmur geçişiymiş.Nessebar girişte Saint Nicholas  heykeli bunun karşısında ise bir yel değirmeni görülüyor.Antik şehir bölgesinde bir çok café yemek yiyebileceğiniz şirin restoranlar bulmak mümkün.Biz yarım adanın dibine kadar inemedik zira korkunç bir yağmura yakalandık. Alele acele çekebildiğimiz resimler aşağıdaki gibi.
















          Dönüş günümüzü Burgaz içinde gezmeye ayırdık.Burgaz'ın içinde görülebilecek yerler için Aleksandrovska Caddesi ve çevresi ile Aleko Bogoridi Caddesi civarında geziyorsunuz. Cadde üzerindeki adliye binası ve bunun önünde görülesi bir heykel var. Devamında aşağıya doğru ilerledikçe çok renkli mağazalar ve cafeler ile ilgi çekici sanat eserlerinin olduğu  bir cadde görüyorsunuz.


















     Cadde üzerinde Kilometer Zero diye anılan yerdeki pusula ve bunun hemen yakınındaki Aziz Nicholas kemeri görülmesi gereken yerler arasında.Yine sanat eseri olarak Gramafon heykeli ve iki caddenin keşiştiği köşedeki saat görülebilir.Gramafon heykelinin karşısındaki Türk restoranını yemek yemek için tavsiye ederim.



   















     Şansımıza geldiğimiz günlerde devam eden Kum festivalini de gezebildik.Gerçekten sanatçıların harikulade eserlerini görüp hayran kalmamak mümkün değil.Sırf bu festivali görmek için yılda 1 haftasonu da olsa gelinebilir Burgaz'a diye düşünüyorum.

 



      Dönüş yolunda Burgaz çıkışında Türkiye'yi kolay bulamayabilirsiniz.Hatta navigasyon bile sizi saçma sapan yollara yönlendirebiliyor.O yüzden Malko Tarnovo levhalarına dikkat zira Bulgar tarafının gümrük kapısı o gibi isimle anılıyor ve bu levhalar sonunda en son bir İstanbul ve Turkey yazısı ancak 3 km. kala yazıyor.Bir de dönüşte mutlak Vinetka'nız ruhsatın yanında bir yerde olsun,çıkışta illaki kontrol ediliyor.








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder